Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Haziran, 2007 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

yalın

ışığa çevirdiğim kadar aydınlanır yüzüm acıyı sahiplenip sevdiğim hüzün güneşe dönüp taptığım huzur ben daha anlayamadan cümlelerime can verdiniz. her kimseniz ve ne sebeple geldiyseniz, gitmeyiniz..

Gözyaşlarımız Bitti Mi Sandın

Günler günlerin ardinda Seni unutmak mecburiyetindeyim Seni sevmeler cumhuriyetinde Gözyaslarim gözyaslarim Kafiye olsun diye degil Özleye özleye kavustuk birbirimize Birbirimize vitaminler, moraller verdik Içimizdeki seytanlara zülfikarlarla saldirdik Gözyaslarimizi bitti mi sandin Gözyaslarimizi bitti mi sandin Gözyaslarimizi bitti mi sandin. MFO

penguen

metüst: Bayii degil isyeri onemli.. tarih, TAKIR TUKURdan ibarettir aşk temelde 2 elementten oluşur: acı ve haz. gerisi naz ve gaz. aşkı korumanın en garanti yolu, her vakit ayrılığa hazır olmaktır. aşk, pozitif ayrımcılıktır bir bakıma onca insan arasından neden tek birisi ayrı tutulur ki aşk birlikte aynı yöne bakmaktır.. ancak değdirmeden kafanı hiç kullanmayacaksan niye taşıyorsun ki insanın insana eklediği herşey aşktır kalbinizi birine vermeyin, birini kalbinize alın olduğu gibi gör, olabileceği gibi sev ön sevişme problem olmaya başlamışsa aşk bitmiş demektir kalbimiz en sadık köğeğimizdir. "bobi git şunu sev" deriz, gider ve sever bilmeden, anlamadan, sorgulamadan coşkuyla yaşanılan her şey aşktır aşk karakter yaratmaz, varolan karakteri açığa çıkarır aşk da zamanla sıvılaşır, katılaşır, gazlaşır büyük aşkların ortak hayalleri, küçük aşklarınsa ucuz hesapları olur altay öktem: berkay, oks sınavına girdi. girdiği gibi de çıktı tabi. yani o değişmişti biraz ama cevap an

değişim

değişim bu normal bir süreç al eline bir büyüteç tek tek bak ve düşün kimine ağla kimine gül geç

We create great taste....

Innovating health, increasing taste.... edited: Innovation, Health & Great Taste Wild around the world.. No limits to grow.... http://www.wild.de/

Nokta

Cenab-ı Hakkın mâsivâsına yapılan muhabbet iki çeşit olur. Birisi yukarıdan aşağıya nâzil olur; diğeri aşağıdan yukarıya çıkar. Şöyle ki: Bir insan en evvel muhabbetini Allah’a verirse, onun muhabbeti dolayısıyla Allah’ın sevdiği herşeyi sever. Ve mahlûkata taksim ettiği muhabbeti, Allah’a olan muhabbetini tenkis değil, tezyid eder. İkinci kısım ise, en evvel esbabı sever ve bu muhabbetini Allah’ı sevmeye vesile yapar. Bu kısım muhabbet, topluluğunu muhafaza edemez, dağılır. Ve bazan da kavî bir esbaba rastgelir. Onun muhabbetini mânâ-yı ismiyle tamamen cezb eder, helâkete sebep olur. Şayet Allah’a vâsıl olsa da, vüsulü nâkıs olur.

Leman-Mehmet Cagcag

ABIMSIN TAYYIB! Seni bu memlekete Allah gonderdi Ummetsiz sunnetsize dersini verdi Laikler de ortami gerdikce gerdi Tas-hakli lidersin aslanim Tayyib. Bulent Arinc bey meclis bulbulu Allah gondermis sana Abdullah Gul'u Tuzmen piyasalar yuzun guldurdu Isini bilen devlet adami, supersin Tayyib. O gun soferlerini dovesim geldi Arabada kalisinda icim ciz etti Imdada yetisen balyozu opesim geldi Mubarek balyozuna sap olam Tayyib. Hazineyi Unakitan abi paraya bogdu Dersin ki anasindan eknomis dogdu Cuvalla doviz yurdu doldurdu Sirtin yere gelmez Pehlivan Tayyib.. Amerikha israyil, herkeshi kolladin Kindar AB'yi bile yikayip yagladin Merkel gibi Turk gusmanin bagladin Buyuk baglamacai cambazsin Tayyib. Tum Turkiye senlen gurur duyuyor Gisganc layikler kendin yollara vuruyor Kislasi karakolu selam duruyor Siyasette Ozal'dan feristah Tayyib. Sana gicik olan bir gicik muhalefet Baykal, Mumcu ise eger siyaset Korkma sonmez ampulun ilelebet Yuru bee kim tutar seni, padisah Tayyib. Bu a

Mevlana

Kardeşim sen düşünceden ibaretsin Geriye kalan et ve kemiksin Gül düşünürsün gülistan olursun Diken düşünürsün dikenlik olursun

Yaşlı Maya'nın bilgeliği

In April, Maya Angelou was interviewed by Oprah on her 70+ birthday. Oprah asked her what she thought of growing older. And, there on television, she said it as "exciting." Regarding body changes, she said there were many, occurring every day... Like her breasts. They seem to be in a race to see which will reach her waist, first. The audience laughed so hard they cried. She is such a simple and honest woman, with so much wisdom in her words! Maya Angelou said this: "I've learned that no matter what happens, or how bad it seems today, life does go on, and it will be better tomorrow. I've learned that you can tell a lot about a person by the way he/she handles these three things: a rainy day, lost luggage, and tangled Christmas tree lights. I've learned that regardless of your relationship with your parents, you'll miss them when they're gone from your life. I've learned that making a "living" is not the same thing as "making alif

ORPHEUS VE EURYDIKE in short

Bir Müz ile Trakya kralının oğlu olan Orpheus eski çağların en üstün müzisyenidir. Yeni evlenmiş olduğu güzel nymphe Eurydike'ye delice aşıktır. Ne yazık ki günün birinde bir yılan Eurydike'i topuğundan sokar; ayrılık bu olayla gelir. Orpheus acılar içinde alır başını dolanır durur dünyayı.  Bir gün ölüler ülkesinin girişine varır, Arkheon'a kadar iner, hiçbir canlı bu nehri geçemez. Neyse ki, onun şarkıları Ruhlar Ülkesi'nin bütün halkını hayretler içinde bırakır; son derece etkilenen Kharon (Kayıkçı da derler) onu kayığına alır. Üç başlı Kerberos ve tüm cehennem canavarları dahil her şey durur, hatta cehennemliklere yapılan işkenceye de bir an ara verilir.  Orpheus ruhlar ülkesinin egemenleri aynı zamanda aşıkları Persophone ve Hades'e ulaşır; yakarır onlara: 'Aşkın tutsağıyım, mutsuzluğuma dayanamıyorum. Ama sizleri de, işte aşk birleştirmiş bulunuyor.' Tanrılar Orpheus'un yakarışını kabul ederler; Eurydike'i gün ışığına çıkaracaklardır. Şu

MERİÇ NEHRİ EFSANESİ - ORPHEUS İLE EURYDİKE

O gün dağlar, taşlar, ağaçlar ve dağ, orman, su perileri, bütün yaratıklar, Meriç Nehri'nin iki yakasında sıra sıra saygıyla durmuşlar, Meriç Nehri'nin sularına karışıp aşağılara doğru akıp giden bir kesik başı, mitolojik şair Orpheus'un kesik başını göz yaşlarıyla seyretmişler. Orpheus'un kesik başı gene kendisi gibi parçalanıp sulara atılmış ve ilk defa ustasız çalan lirinin eşliğinde son türküsünü söylüyormuş; "Saadet yapraklar üzerinde ki bir çiğ tanesi gibidir. Kendisinden emin, pırıl pırıl dururken birden titreyiverir. O zaman da aşkın gözyaşları olarak yere düşer." Kader biraz da davranışımızın sonucudur; o yüzden insanoğlu kendi kaderine tesir edebilir. Ama saadetimiz mutlaka başkalarının elindedir. Orpheus ile Eurydike Efsanesi, insanlığın bu yönünün bir hikayesidir. Orpheus, Yunan Mitolojisinin pek ünlü bir şairidir. Babası Trakya Kralı Oiagros, annesi İbe Dokuz Sanat perilerinden (müz'lerden) şiirin, destanların temsilcisi Kalliope imiş. Ölümlü

Eflatun'dan (Platon)

Eflatun'a iki soru sormuşlar; Birincisi, insanoğlunun sizi en çok şaşırtan iki davranışı nedir ? Eflatun tek tek sıralamış: Çocukluktan sıkılırlar ve büyümek için acele ederler, ne var ki çocukluklarını özlerler. Para kazanmak için sağlıklarını yitirirler ama sağlıklarını geri almak için de para öderler. Yarınlarından endişe ederken bugünü unuturlar. Sonuçta, ne bugünü, ne de yarını yaşarlar. Hiç ölmeyecek gibi yaşarlar ancak hiç yaşamamış gibi ölürler. Sıra gelmiş ikinci soruya; Peki sen ne öneriyorsun? Bilge yine sıralamış: Kimseye kendinizi "sevdirmeye" kalkmayın! Yapılması gereken tek şey, sadece kendinizi "sevilmeye" bırakmaktır. Önemli olan; hayatta,"en çok şey'e sahip olmak" değil, "en az şey'e ihtiyaç duymak"tır. *