SANDUKA

CIA'in Subcommandante Marcos hakkında çıkardığı eşcinsel olduğuna yönelik iddaayı soran gazeteciye yanıtı insanlık tarihine altın harflerle yazılmalıdır diye düşünüyorum... Neden Hrant Dink, neden rahip Santoro olduğumuzu soranlara karşı?... "Yes, Marcos is gay. Marcos is gay in San Francisco, black in South Africa, an Asian in Europe, a Chicano in San Ysidro, an anarchist in Spain, a Palestinian in Israel, a Mayan indian in the streets of San Cristobal, a Jew in Germany, a gypsy in Poland, a Mohawk in Quebec, a pacifist in Bosnia, a single woman on the metro at 10 pm, a peasant without land, a gang member in the slums, an unemployed worker, an unhappy student and, of course, a Zapatista in the mountains." Gençliğe ait şeyleri, gençliğe bırakmak lazım. Estetik beni genç yapmaz, genç gözükmek için gayret sarfeden bir salak yapar. Ölü erkekler poligam olmayabilir. Ölmek büyük konsantrasyon isteyen bir şey. Metin Münir En büyük cinsel organ beyin. Use it or loose it: sex for

yarını olmayan lezzet aslında elemdir. kıratın yanında duran elbet huyuhdan, suyundan birşeyler alır. ölüm öülümsüzlüğün, arefe bayramın tadını çıkarmak içindir. Mevlasız Leyla 2 cihanda başa bela. yarım doktor adamı candan, yarım hoca imandan eder. 1 saat tefekkür nafile yapılan 1 yıllık ibadetten daha hayırlıdır. güneş yoksa gölge, katip yoksa kitap yoktur. Allah'a bile bile iman etmenin tadı cennetin tadından güzeldir. imansızlık karşısında cehennem şeker şerbettir. inanmadan inandıramazsınız, yanmadan yakamazsınız. Allah yolunu bilenlere değil yolunda olanlara ihsan eder. dilden öte göz, daha da engin söz söyler.

Karamanoğlu Mehmet Bey'i arıyorum. Göreniniz, bileniniz, Duyanınız var mı? Bir ferman yayınlamıştı: "Bu günden sonra, divanda, dergahta, mecliste, meydanda Türkçe'den başka dil konuşulmaya" diye. Hatırlayanınız var mı? Dolanın yurdun dört bir yanını, Çarşıyı, pazarı, köyü, şehri, Fermana uyanınız var mı? Nutkum tutuldu, şasırdım merak ettim, Dolandığımız yerlerdeki Türkçe olmayan isimlere, Gördüklerine, duyduklarına üzüleniniz var mı? Tanıtımın "demo", sunucunun "spiker", Gösteri adamının "showmen", Radyo sunucusunun "diskjokey", Hanım ağanın, "firstlady" olduğuna Şaşıranınız var mı? Dükkanın "store", bakkalın "market", torbanın "poşet", Mağazanın "süper", "hiper", "gross market", Ucuzluğun, "damping" olduğuna Kananınız var mı? İlan tahtasının "billboard", sayı tablosunun "skorboard", Bilgi alışının "brifing", bildirgeni

Bu şehirde buldum buğday ellerini Bu şehirde sevdim badem dillerini Senle unuttum bütün ezberlerimi Pişman değilim ama göçtüm kederden Düşman değilim ama çöktüm erkenden Bir daha bu yolları aynı hevesle yürür müyüm Kim bilir ne bekliyor kalır mıyım ölür müyüm Ne malum dünya gözüyle bir daha görür müyüm Tuhaf buluyorlar bu kaçak halimi Seninle doldurdum yasak ihlalimi Seninle kapattım aşk defterlerimi Pişman değilim ama göçtüm kederden Düşman değilim ama çöktüm erkenden

ben seni sevduğumi da dünyalara bildurdum endurdun kaşlaruni babani mi eldurdum en dereye dereye da al dereden taşlari bizden geçti sevdaluk al cebumden saçlari kız evunun onine da sereceğum kilimi oldi hayli zamanlar görmedum sevduğumi yaz geldi bahar geldi da açti yeşil yapraklar ben sana doyamadum doysun kara topraklar

ampule oy verenin .ötüne florosan girsin. the end isn't near.. it's here. assbook.. içeriğimiz daha geniş. ne de olsa popo yüzden daha büyüktür. he isn't just that into you. öz hiç değişmiyor, hep aynı kalıyor, öz yani ruh zamansızdır, zaman dışı bir varlık. ama vücut, belli bir süre için dizayn edilmiş bir alet, yavaş yavaş kötülüyor. ve sen, hiç değişmeyen, eskimeyen, yıpranmayan, pırıltısını hiç kaybetmeyen bir ruh olarak, bedeninin ölüşünü izliyorsun. bunu kucaklamak için oldukça derin bir bilgelik gerekiyor. gülümse , yarın daha kötü olucak hala yaşıyorsan bu; ters gidecek şeylerin bitmemiş olduğunun göstergesidir... bir sinavin kolayligi sizin yetersiz ve hazirliksiz olma durumunuzla dogru orantilidir bir eliniz doluyken kilitli bir kapıyı açmak istediğinizde, anahtar kesinlikle elinizin dolu olduğu taraftaki cebinizdedir. eger birkac seyin ters gitme olasiligi varsa, en fazla zarar verebilecek olan ters gidecektir herhangi bir seyin olma olasiligi, arz edilirligiyle

bizi bozacak kadar para henüz basılmadı. kurtlar kaybedenin önde gideni all for won Eğil kulak ver ceddine Türk’e kefen giydirmek hangi itin haddine? Senin başucunda taş Bizim gözlerimizde yaş Sana öldün diyemem Ölmedin ki arkadaş Vatan mülktür sahibi Türk’tür Sözlerimiz kurşun, göğsümüz kalkan; bin parça da olsa bölünmez bu vatan Ne bekar ne ilişkide 7/24 çelişkide Çölde su arasak ütü bulurum, voltranı oluştursak götü olurum pamuk prenses mi olur? prenses dediğin taş gibi olur the first rule of the facebook is that you DO talk about the facebook akıllı beni bulmaz, deli dibimden ayrılmaz forwardla vahiy gelse okumam artmazsa yetmez Sin cera- balmumsuz

Tiyatrolar sadece alkıştan yıkılsın. Uykusuz tesadüf: kozmik senkronizasyon kadınlar kadınlar için giyinirler, erkekler için soyunurlar. Gelecekte neler yapacağınızı düşünmek, sadece sinirlere iyi gelir. Tek bildiğim insan işini iyi yapmalı, gerisi gelir. Berlin'in eşcinsel eyalet başkanı Seninle bir fazlayız sensiz hiç.. Ex'den next olmaz... En iyisi yenisi.. peripetie: beklenmedik olgu, ani değişiklik, arada çıkan olay; tiy. (oyunda) düğüm noktasının çözülüşü

aşk, hiçbir zaman istemek zorunda kalmamaktır. kadınlar bu noktadan hareket ettikleri için, eşleri kendilerini seviyorsa istemeden destek vereceğini varsayarlar. hatta erkeğin sevgisinin gerçek olup olmadığını sınamak için özellikle istemem yolunu bile seçerler. erkeğin bu sınavı geçmesi için, kadının ihtiyaçlarını tahmin edip istemeden desteğini vermesi beklenir. eğer bir erkekten yanlış biçimde destek isteyecek olursanız soğuyacak, istemediğiniz sürece de hiç vermeyecektir. eninde sonunda kadın erkekten yardım isteyebilir; ama bu aşamada kendinden o kadar çok vermiş ve o kadar çok içerlemiştir ki, bu isteği yerine getirilmesi zorunlu bir taleptir. bazı kadınlar yalnızca yardım istemek zorunda kaldıkları için bile erkeklerine içerleyebilirler. sonunda yardım istedilerinde de, erkek evet dese bile istemek zorunda kalmış olmalarına içerlerler. eğer ben istediysem, bu sayılmaz, diye düşünürler. Çoğu insan aşkın "her şeyi olduğu gibi söylemek" olduğuna inanır. Ancak bu aşırı doğ

Binlerce önsöz var!.. Kendini arayan, mucize arar... Üşeniyorum, öyleyse yarın! E.A. Hari mi, Cher mi?!... MSNEVLER! B.M. Uygunsuz her gece... Sosis'in %60'ı S!.. Vedat Özdemiroğlu

Graduate Students: They're Not Bad PeopleThey Just Made Terrible Life Choices Ölüm sevdiklerimizi üzmekten başka bir işe yaramaz Yüz verirsen deliye gelir sıçar halıya. Cehennem başkalarıdır. Sartre Ben size malezya olamazsınız demedim, adam olamazsınız dedim. Atatürk Klorlu su böreği Saat 18.55 sayın seyirciler metüst mizah: Türkiye için efkar vakti Ya sev ya bi alt dudak ver Ya sev ya terlet Ya sev ya outlet Ya sev ya ba daba du Gelenekleri varsa görenekleri de var

1. WE KNOW THE RIGHT HAND RULE! 2. We know it's not the length of the vector that counts, but how you apply the force. 3. According to Newton, if two bodies interact, their forces are equal and opposite. 4. Engineers do it to specification. 5. Projectile motion: Do we need to say more? 6. We understand the motion of rigid bodies. 7. We have significant figures. 8. We know how to handle stress and strain in a relationship. 9. No "couple" enjoy a better "moment". 10. The world does revolve around us... we choose the coordinate system. We have control on the degrees of freedom of bodies We know techniques that lead to the plasma state Inventors of the plug and play way of living We know how to do and undo all kinds of buttons We make systems reach boiling points , others reach melting points... We work in doping technology

İçini yemekle doldurma ki orada marifet nurunu göresin. Burnuna kadar tıkındığıniçin hikmetçe boşsun. Dostuna sana düşmanlık edebilecek kadar kuvvet verme. İyilik için söylenen yalan, fitne koparan doğrudan iyidir. Kul kurar, kader güler.. Aristo'ya sormuşlar: -Yalan söylemekle insan ne kazanır? Ünlü filozof şu yanıtı vermiş: o Doğruyu söylese bile karşısındakini inandıramamayı... Suizan edip yanılmaktansa hüsnüzan edip yanılmak daha iyidir. A.Şahin Siyah-beyaz çiçeklerle dolu dünyamda Yalanlar siyahlarda,umutlar beyazlarda Her ne kadar arzulamıyor olsamda, Siyahtır harflerim,beyaz sayfalarda. Klein blue Evlenip balayına gidecegime bekar kalıp alayına giderim

Bir sistemi yeniden kurmanın en iyi zamanı, yıkıldığı zamandır. Bir kadının bütün erkekleri anlaması için bir erkeği iyi tanımış olması yeterli. Oysa bir erkeğin bütün kadınları tanıması, bir kadını anlamasına yetmiyor. Biz erkekler poligam falan değiliz, sadece kadınları anlamaya çalışıyoruz. Erkekler poligamsa, kadınlar seri-monogram! - Karımın istedikleri son derece mantıksız! o Anlamadım. Siz evliliği mantık temeli üzerine kurmadınız ki. Anlamsız varoluşuma anlam verensin... Evlilik, oluşturduğu bütün felaket sonuçlara rağmen, dünyanın en büyük gönüllü organizasyonu. Evliliği yürütme şansın sadece %50. İşadamı olsan, kazanma şansı %50 olan bir işe yatırım yapar mısın? Ama yeryüzünde hala insanların %98'i yürüme şansı %50 olan evlilik işine kalkışıyor. Psikiyatr M. Sungur

bana geldin, sarkidaki siir gibi bana tutkuyla dolu yepyeni bir dunya gosterdin beni bencillikten uzak ve sebepsizce sevdin bense bunun ask oldugunu bilmeksizin kalbimi korudum daha cok.. gunes batti senin sarkini soyluyorum yalnizlik tum duygulara hakim oluyor eger korkum yuzunden bu buyuyu bozduysam beni affet bana geldin sevmeyi bilemedim ve geriye yalnizca bu sarki kaldi.. pink martini http://www.youtube.com/watch?v=UGL9ZXNikZk&mode=related&search =

'Yaşayanlar bir gün ölür' elbette ağaçlarla balıklarla kuşlarla ben âmenna 'ağlayanlar bir gün güler' elbette uyanmakla anlamakla bilmekle ben âmenna 'kısa çöp uzun çöpten hakkını alır' elbette direnmekle kurtulmakla barışla ben âmenna öyle bir yerdeyim ki ne karanfil ne kurbağa öyle bir yerdeyim ki biryanım maviyosun dalgalanır sularda biryanım çocuk parkı çığlıkçığlığa öyle bir yerdeyim ki anam gider allah allah dölüm düşmüş sokağa dostum dostum güzel dostum bu ne beter çizgidir bu bu ne çıldırtan denge yaprak döker biryanımız bir yanımız bahar bahçe Hasan Hüseyin Korkmazgil

acı çekmek özgürlükse özgürdük ikimiz de o yuvasız çalıkuşu bense kafeste kanarya o dolaşmış daldan dala savurmuş yüreğini ben bölmüşüm yüreğimi başkaldıran dizelere kavuşmak özgürlükse özgürdük ikimizde elleri çığlık çığlık yanyana iki dünya ikimiz iki dağdan iki hırçın su gibi akıp gelmiştik buluşmuştuk bir kavşakta unutmuştuk ayrılığı yok saymıştık özlemeyi şarkımıza dalmıştık mutluluk mavi çocuk oynardı bahçemizde aramakmış oysa sevmek özlemekmiş oysa sevmek bulup bulup yitirmekmiş düşsel bir oyuncağı yalanmış hepsi yalan sevmek diye birşey vardı sevmek diye birşey yokmuş acılardan artakalan işte bu bakışlarmış kuğu diye gözlerimde gün batımı bulutlarmış yalanmış hepsi yalan savrulup gitmek varmış ayrı yörüngelerde acı çektim günlerce acı çektim susarak şu kısacık konuklukta deprem kargaşasında yaşadım birkaç bin yıl acılara tutunara

Bu kenti sevdim dedim Benim olsun demedim ki Sevdim dedimse akşam kızıllığını Gönlüm gibi akıp giden şu çayı Şu ormanı şu denizi şu dağı Benim olsun demedim ki Vuruldumsa gözlerinin gül bahçesine Yürek çizen şimşeklerse kaçamak bakışları İşte buna sevmek derler dedimse Çattımsa acıların en güzeline Yedirdimse uykuları o tatlı kuşa Benim olsun demedim ki Bu akşam kankırmızı şarap istiyor canım Bu akşam dünyanın bütün şarkılarını Bu akşam dünyanın bütün özlemlerini Bu akşam beni yalnız bırakın Bu akşam yalnızca onu düşüneceğim Onu ve kendimi yalnızca Hasan Hüseyin Korkmazgil

-Pir sultan ölür dirilir- Bak şu bebelerin güzelliğine Kaşı destan Gözü destan Elleri kan içinde Kör olasın demiyorum Kör olma da Gör beni Damda birlikte yatmışız Öküzü hoşça tutmuşuz Koyun değil şu dağlarda San kendimizi gütmüşüz Hor baktık mı karıncaya Kırdık mı kanadını serçenin Vurduk mu karacanın yavrulusunu Ya nasıl kıyarız insana Sen olmazsan öldürmek ne Çürümek ne zindanlarda Özlem ne ayrılık ne Yokluk ne yoksulluk ne İşşiz güçsüz dolanmak ne gün gün ile barışmalı kardeş kardeş duruşmalı koklaşmalı söyleşmeli korka korka yaşamak ne kahrolasın demiyorum kahrolma da gör beni kanadık toprak olduk çekildik bayrak olduk döküldük yaprak olduk geldik bugüne ekmeği bol eyledik acıyı bal eyledik sıratı yol eyledik geldik bugüne ekilir ekin geliriz ezilir un geliriz bir gider bin geliriz beni vurmak kurtuluş mu körolasın demiyorum kör olma da gör beni Hasan Hüseyin Korkmazgil

şansa inanır mısınız? filozof: evet.. yoksa sevmediğim insanların başarılarnı neyle açıklayabilirim. Minnet duyanın hıncı, susan bir canavardır. T. Sait Yalman Ahlaksız bir adama karşı minnet yükü altına girmek, dayanılmaz bir beladır. La Rochefoucauld Bakanlar bana görmezler beni, ben başka yerdeyim Gömenler beni gövdemi gömerler, ben başka yerdeyim Asaf Halet Çelebi

Elalemin derdi ben olmuşum, demek ki zamanında çok kötü koymuşum Sahtekarın düzenbazın bayrak tutanı.. i facebooked your mother Aşk masalsa gerçek olsun... Yenisine sağlık Vavien-gitti geldi Kadınlar seytandır ama erkekler seytana pabucunu ters giydirir.. Havaya zıplasam yere düşmem... Zor veya kolay, sert veya yumuşak her değişim sürecinin kendince bir serüveni vardır. Hayatınızı tüketirken ürettiğiniz coşkusunu yaşarsınız. Abdüllatif Şener Başarının ana babası çoktur başarısızlık ise yetimdir. Buda Baskalari cehennemdir. Sartre Whether you think you can or you think you can't, you're right. - Henry Ford Hate has a reason for everything. Love is unreasonable. - V. Raiuhes Ahaefvthe