Ana içeriğe atla

Kayıtlar

nasıl olmaz? MURPHY falan

Mekanik Tamirat Kuralı: Elleriniz yağa bulaştığında, burnunuz kaşınmaya başlar ve acil tuvalete gitmeniz gerekmektedir. Yer Çekimi Kuralı: Yere düşen her şey en zor ulaşılabilecek noktaya yuvarlanır. Yanlış Numara Kuralı: Yanlışlıkla çevirdiğiniz bir telefon numarası hiçbir zaman meşgul çalmaz ve biri daima cevap verir. Mazeret Kuralı: Patronunuza işe geç kalma sebebinin patlak lastik olduğunu söylerseniz ertesi sabah lastiğinizi muhakkak patlak bulursunuz. Değişkenlik Kuralı: Eğer trafikte şerit değiştirirseniz, eski şeridiniz şimdi bulunduğunuzdan daha hızlı akar. (Bu hep böyledir.) Banyo Kuralı: Vücudunuz tamamen ıslandığında telefon çalar. Yakın Tesadüf Kuralı: Beraber görülmek istemediğiniz biriyle beraberseniz tanıdığınız biriyle karşılaşma ihtimali tavan yapar. Sonuç Kuralı: Birine bir aletin çalışmayacağını ispat etmeye çalıştığınız zaman o alet çalışır. Biomekanik Kuralı: Kaşınma katsayısı vucudunuzda ulaşılması zor olan yerlerde en yüksektir. Şekilden şekile girersiniz. Tiya

Kadınlar Kaça Ayrılır ?

* HARD-DISK tipi kadın: Her şeyi hafızasında saklar. * RAM tipi kadın: İşiniz bittiği anda sizi de unutur. * WINDOWS tipi kadın: Herkes hiçbir şeyi doğru dürüst yapamadığını bilse de kimse onsuz yaşayamaz. * EXCEL tipi kadın: Söylendiğine göre bir çok kabiliyeti olmasına rağmen bir çok kimse basit ihtiyaçlar için kullanır. * SCREENSAVER tipi kadın: Eğlendirmekten başka hiçbir işe yaramaz. * INTERNET tipi kadın: Erişilmesi zorlu olan tiptir. * SERVER tipi kadın: İhtiyacınız olduğunda her zaman meşguldür. * MULTIMEDIA tipi kadın: Korkunç şeylerin güzel gözükmesini sağlar. * E-MAIL tipi kadın: Her 10 sözünden 8'i anlamsızdır. * VIRUS tipi kadın: Hiç beklemediğiniz bir anda gelir, kendisini yerleştirir ve kaynaklarınızı kullanmaya başlar. Kurtulmaya çalıştığınızda kesin bir şeyler kaybedersiniz. Eğer kurtulamazsanız her şeyinizi kaybedersiniz. ****************

geç kaldım (zannediyorsun)

11 Eylül'deki İkiz Kulelere saldırı sonrası binadaki firmalardan birinin güvenlik şefi orada hayatta kalabilenlerle ilgili şunları anlatmış: O sabah; - Firma müdürü o gün oğlu ana okuluna başladığı için işe geç kalmış. - Birinin o gün ofis kahvaltısına getirilecek donut'ları alma sırasıymış. - Bayan elemanlardan birinin sabah alarmı çalmamış. - Biri kaza yüzünden trafiğe takılmış. - Biri otobüsünü kaçırmış. - Biri kıyafetini lekelemiş, üstünü değiştirmek vakit almış. - Birinin arabası çalışmamış. - Biri telefonu cevaplamak için geri dönmüş. - Biri çocuğunu hazırlamakta zorlanmış, geç kalmış. - Biri taksi bulamamış. - Ama en etkileyicisi; biri o gün ofise yeni aldığı ayakkabıları giymiş, ayakkabı ayağını

İDEAL ÇİFTLİK EKONOMİSİ

İki ineğiniz vardır. Birini satıp bir öküz alırsınız. Sürünüz çoğalır, işler artar, ekonomi büyür… AMA ÖRNEĞİN, ÇİNLİYSENİZ… Bir ineğiniz ve bir öküzünüz vardır. Buzağıları satar zengin olursunuz. HİNTLİYSENİZ… Bir ineğiniz ve bir öküzünüz vardır. Ama onlara taparsınız... Açsınızdır ama Nirvana'ya ulaşırsınız. PAKISTANLIYSANIZ… Hiç ineğiniz yoktur. Hindistan’daki tüm ineklerin size ait olduğunu iddia edersiniz. Bütün paranızla nükleer başlık alırsınız… AMERİKALIYSANIZ… İki ineğiniz vardır. Altı inek kadar süt almak için 24 saat 3 vardiya zorlarsınız. İnekler telef olunca, suçlayıp işgal edecek bir ülke ararsınız… ALMANSANIZ… İki ineğiniz vardır. İkisi de mekanik harikasıdır… Her saat başı, dakik süt verirler. FRANSIZSANIZ… İki ineğiniz vardır. Birinden şarap diğerinden peynir sağarsınız… BELÇİKALIYSANIZ… Bir Fransız, bir Hollanda ineğiniz vardır. Hükümet üçüncüyü vermiyor diye her yıl greve gidersiniz… İNGİLİZSENİZ… İki dananız vardır. İkisi de deli-dana'dır. YUNANLIYSANIZ… AB

Ç I Ğ L I K

Yolcular uçağın yanında otobüsten inmişler. Bavullarını gösteriyorlar. Bir bakmışlar uçak şirketinin minibüsü yanlarında durmuş. İçinden kaptan pilotla, yardımcı pilot inmişler. Yolcular fena halde şaşırmışlar. Nasıl şaşırmasınlar? Kaptan pilotun elinde bir beyaz baston. Kolunda üç noktalı bant. Yardımcı pilotun elinde bir köpek tasması. Tasmanın ucunda bir köpek. Sağa sola çarparak öylece ilerliyorlar uçağa. Günlerden 1 Nisan değil ama 'Şaka herhalde' demiş yolcular, doluşmuşlar uçağa. Uçak pistte hızla ilerlemeye başlamış. Yolcuların gözleri camda. Uçak hızlanmış. Yolcular endişelenmeye başlamışlar. Uçak daha hızlanmış. Pistin sonu hızla yaklaşmaya başlamış. Uçak iyice hızlanmış. Bazı yolcular paniklemiş, dua etmeye başlamışlar. Uçak son hıza ulaşmış. Uçak bu arada pistin sonuna da ulaşmış. 100 metre sonra betonun bitip cimlerin başladığını gören yolcular dehşet içinde çığlığı basmışlar. Tam o anda da kaptan pilot levyeyi sonuna kadar çekmiş. Uçak tam pist biterken tekerlekle

1 kadın 1 erkek izleyerek

* Güzel kızlar cipse benzer; uzaktan bakarsın canın çeker, öyle çıtır çıtırdır, yanına gider bir bakarsın, anaaa bildiğin patates. Rumuz: diritossss * Git Bobi! Bana eski güzel günlerimi getir. * Yüzmek zayıflatıyorsa balinalar, ot yemek inceltiyorsa inekler neyi yanlış yapıyor? * Bir kalp ki onun sevmesi, aldanması yok, Tutkunluğu yok, bir güzele yanması yok, Bin kez yazık olsun sevisiz bir yüreğe, Aşksız geçecek günlerin faydası yok.. * Sonunu düşünen kahraman olamaz. Sonunu düşünmeyenin sonu erken gelir şefim... * Her sabah yeni bir gün doğarken, Birgün de eksilir ömürden; Her şafak bir hırsız gibidir. Elinde bir fenerle gelen. * İşin hobinse işsizsindir. * Aşk jilet yarası gibidir: Acısı geçer ama izleri mutlaka kalır. * İstanbul'u yakarım gerekirse bi kibrit ateşine! Hisar'dan Boğaz'a doğru kan kırmızı yaparım her yeri. Ama istemem ağlarsan canım yanar. Ya da yıkılan dünyamı yaparım baştan yine aynı yerde buluşuruz seninle, aynı aşkla, hasretle,

Team Work-The Hare And The Tortoise

Once upon a time a tortoise and a hare had an argument about who was faster. They decided to settle the argument with a race. They agreed on a route and started off the race. The hare shot ahead and ran briskly for some time. Then seeing that he was far ahead of the tortoise, he thought he'd sit under a tree for some time and relax before continuing the race. He sat under the tree and soon fell asleep. The tortoise plodding on overtook him and soon finished the race, emerging as the undisputed champ. The hare woke up and realized that he'd lost the race. The moral of the story is that slow and steady wins the race. This is the version of the story that we've all grown up with. But then recently, someone told me a more interesting version of this story. It continues. The hare was disappointed at losing the race and he did some soul-searching. He realized that he'd lost the race only because he had been overconfident, careless and lax. If he had not taken things for grant