Dün bir kabus gördüm. Sen olduğun ve rüya içinde öldüğün için kabus. Ama ölmeden önce bir araya geliyorduk. Öyle bir özlemiştin ki beni... İnsanlara öldüğünü söylerken çok az üzülmüştüm.
Doğrusu hayal meyal hatırlıyorum rüyayı. Kardeşim de kan kaybediyordu misal.
Uyumadan önce izlediğim House parçasını almış rüyama koymuşum resmen şimdi anlıyorum. Ama zaman zaman senin rüyalarımda hortlaman ne olacak peki?
Senin geri döndüğünü balkondan görüyorum, böyle cat-vari botlar, uzun saç... Bizim kızlar var yanımda, seni gösteriyorum. Muhtemelen peşinden geliyorum. Sanki beni arıyorsun yollarda. Görünce öyle bir sarılıyorsun ki. Arada kayık şeklinde sallanan, uçurum kenarı bir yerde oturuyoruz. Bana sarılmanı birilerine anlatma fırsatım bile oluyor :)
Bizim okul mezunlarının takıldığı bir yer varmış meğer, Haliç kenarında. Oraya gidiyoruz. Nasıl öldün hatırlamıyorum. Rüya parça parça aklıma geliyor, keşke hatıralar da dün yaşanmış gibi olmasa hafızamda...
Benzinci mi varmış orda 3 tane. Biri ateş ediyor. Ben de orası yancak diye seni, herkesi bırakıp kaçıyorum. Belki yanımda 1 arkadaşım, belki kuzen.
Bilemiyorum şimdi kurgunun devamını, ne önemi var ki. Dün kardeşimleydik, onun da kan kaybettiğini gördüm işte House senaryosu tadında.
Rüyada ise... Facebook'ta arkandan yazılan üzüntü mesajlarını bile gördüm. Sana kavuşmanın sevinci ile doğru dürüst üzülmüyorum. İnsanları teselli ediyorum falan. Ya da delirdim mi bu ölüm ile?
Ne değişik bir durum. Pazar günüm bitmiştir. :(
Ne kadar kötü birşey birimizin hayatına devam ederken, yeni bir hayat kurmuşken diğerinin bu geçmişte saplanıp kalması.
"Çık-git aklımdan" bir dilek olur bu şartlarda.
Doğrusu hayal meyal hatırlıyorum rüyayı. Kardeşim de kan kaybediyordu misal.
Uyumadan önce izlediğim House parçasını almış rüyama koymuşum resmen şimdi anlıyorum. Ama zaman zaman senin rüyalarımda hortlaman ne olacak peki?
Senin geri döndüğünü balkondan görüyorum, böyle cat-vari botlar, uzun saç... Bizim kızlar var yanımda, seni gösteriyorum. Muhtemelen peşinden geliyorum. Sanki beni arıyorsun yollarda. Görünce öyle bir sarılıyorsun ki. Arada kayık şeklinde sallanan, uçurum kenarı bir yerde oturuyoruz. Bana sarılmanı birilerine anlatma fırsatım bile oluyor :)
Bizim okul mezunlarının takıldığı bir yer varmış meğer, Haliç kenarında. Oraya gidiyoruz. Nasıl öldün hatırlamıyorum. Rüya parça parça aklıma geliyor, keşke hatıralar da dün yaşanmış gibi olmasa hafızamda...
Benzinci mi varmış orda 3 tane. Biri ateş ediyor. Ben de orası yancak diye seni, herkesi bırakıp kaçıyorum. Belki yanımda 1 arkadaşım, belki kuzen.
Bilemiyorum şimdi kurgunun devamını, ne önemi var ki. Dün kardeşimleydik, onun da kan kaybettiğini gördüm işte House senaryosu tadında.
Rüyada ise... Facebook'ta arkandan yazılan üzüntü mesajlarını bile gördüm. Sana kavuşmanın sevinci ile doğru dürüst üzülmüyorum. İnsanları teselli ediyorum falan. Ya da delirdim mi bu ölüm ile?
Ne değişik bir durum. Pazar günüm bitmiştir. :(
Ne kadar kötü birşey birimizin hayatına devam ederken, yeni bir hayat kurmuşken diğerinin bu geçmişte saplanıp kalması.
"Çık-git aklımdan" bir dilek olur bu şartlarda.
Yorumlar